Eti Cicibebe’nin yumurtlama dönemi hesaplayıcısıyla, hangi günlerde doğurgan olacağınızı keşfederek hamile kalma şansınızı artırın!
Tahmini Yumurtlama Tarihi:
Hamile Kalabileceğiniz Dönem:
Sonraki Adet Tarihi:
*Yukarıdaki yumurtlama dönemi hesaplama aracı, ardışık aylık periyotlarınızın ara dönemini esas almaktadır. Elde ettiğiniz değerler, bilimsel araştırmalar sonucu saptanan ortalamalara göre verilmiştir. Ovulasyon döneminizin biyolojik ve çevresel faktörlere göre değişkenlik göstermesi muhtemeldir. En doğru yumurtlama günü hesaplama sonucuna ulaşabilmeniz adına hekiminize danışmanız gerekmektedir.
Bir bebek sahibi olmak veya doğal bir doğum kontrol yöntemi benimsemek için öncelikle adet döngünüzü düzenli olarak takip etmeniz gerekir. Sonrasında ise tek yapmanız gereken, regl döneminizin başlangıç zamanını ve döngü aralığınızı yukarıdaki ovulasyon hesaplama aracına girmek!
Vücudunuz, bebek sahibi olabilmeniz için her ay belirli dönemlerde son derece kompleks ve hayranlık uyandırıcı bir çalışma gerçekleştiriyor! Üstelik bu sürece sadece üreme sisteminiz değil; beyniniz ve dolaşım sisteminiz de aktif olarak katılıyor. Bunun sonucunda da yumurtalıklarınız, rahminize ayda bir kez yumurta göndererek gebelik için gereken en önemli koşulu sağlamış oluyor!
Peki, mucizelerle sonuçlanabilen bu özel süreç sizce tam olarak ne zaman gerçekleşiyor olabilir? Sizler için hazırladığımız yumurtlama hesaplama aracı ile şimdi, bu önemli sorunun yanıtını artık biliyorsunuz!
Yumurtlama (ovulasyon) dönemi, yumurtalıklarda üretilen en olgun yumurtanın, bulunduğu folikül denilen kesecikten ayrılarak fallop tüpü adlı kanala yerleştiği zaman dilimini ifade ediyor. Regl başlangıcından yumurtlama gününe kadar olan süreç “foliküler faz” olarak adlandırılırken, yumurtlama gününden bir sonraki adet dönemine kadar süren dönem ise “luteal faz” adını alıyor.
Olgunlaşan bir yumurtanın çatlaması ve (yumurtalıklarla rahim arasında köprü vazifesi gören) fallop tüpüne ilerlemesi yaklaşık 24 saat sürüyor. Ağırlıklı olarak “yumurtlama dönemi” şeklinde adlandırılan söz konusu süreç, bu nedenle “yumurtlama günü” olarak da anılıyor. |
Yumurtlama gününde uterusa yani rahim boşluğuna yakın bir konuma ulaşan olgun yumurta, yalnızca 12 ila 24 saat boyunca canlı kalabiliyor. Bu süreçte döllenmeye hazır bekleyen yumurta, spermle buluşmadıysa ya ölüyor ya da rahim içerisinde çözünüyor. Yumurtanın ayrıldığı folikül ise bundan sonraki aşamada korpus luteum adlı hormon salgılayan bir cisimciğe dönüşüyor. Böylece foliküler faz sona ermiş ve luteal faz başlamış oluyor.
Kadınların adet döngüsü, normal koşullarda 21 ila 35 gün aralığında olmak üzere ortalama 28 gün sürüyor. Mensturasyon dönemi olarak da adlandırılan adet (regl) döneminin başladığı gün, bu süreç sıfırlanmış ve yeniden başlamış oluyor. Regl dönemini takiben yumurtalıklar, beyinden gelen hormonal uyarılar yoluyla harekete geçerek yumurta üretimine hazırlanıyor.
Foliküler faz süresince yumurtalıklarda ortalama 20 civarında yumurta üretiliyor. En fazla olgunluğa erişen yumurta, yaklaşık bir haftanın sonunda folikül keseciğinden ayrılarak döllenmeye hazır bir şekilde rahim boşluğuna doğru itiliyor. Yumurtlama takviminin hesaplanmasında da esasında bu olgunlaşma süreci dikkate alınıyor. İki regl döneminin başlangıcı arasındaki gün aralığı ise bu konuda en önemli belirleyici faktörü oluşturuyor.
İki regl döneminin başlangıcı arasında 28 gün olan bir kadının, tam ortada kalan 14’üncü günde yumurtladığı varsayılıyor. Bu da gebelik için en verimli gün olarak değerlendiriliyor. Yumurtanın canlı kaldığı süre de göz önünde bulundurulduğunda; gebelik için uygun dönem, yumurtanın üretilmesinden en fazla 24 saat sonra sona ermiş oluyor.
Yumurtlama dönemi genellikle iki regl tarihinin tam arasındaki günlere denk gelmekle birlikte, kişiden kişiye değişkenlik gösterebiliyor. Çünkü foliküler faz ve luteal faz uzunluğu, hormonal koşullardan dolayı her kadında aynı olmayabiliyor. Yine de bilimsel araştırmalar, yumurtlama gününün kadınların yüzde 50’sinden fazlasında iki regl tarihi arasında kalan birkaç günlük zaman dilimine denk geldiğini ortaya koyuyor.
Yumurtlama döneminde ortaya çıkması muhtemel belirtiler, her kadında aynı düzeyde hissedilmeyebiliyor. Kimi kadınlar yumurtlama döneminde adet sancısı gibi ağrı, şişkinlik ve göğüs hassasiyeti gibi şikayetlerde bulunurken; kimisi ise adet dönemi dışında bunlara benzer hiçbir belirtiyle karşılaşmadığını ifade ediyor.
Kadınların önemli bir kısmında yumurtlama dönemi kasıkta ağrı ile kendisini gösteriyor. Yumurtlama dönemi ağrısı, rahim ve yumurtalıklarda meydana gelen hareketlilikten dolayı olağan bir durum olarak nitelendiriliyor. Buna ek olarak bazı kadınlarda, yumurtlama döneminde kanama veya lekelenme de söz konusu olabiliyor. Ağrı ya da kanama vb. lekelenmeler yumurtlama döneminde doğal olarak nitelendirilse de bu şikayetlerin yoğun olması durumunda hekime danışılması gerekiyor.
Yumurtlama dönemi akıntısı, söz konusu sürece dair en belirgin göstergelerin başında geliyor. Bu dönemdeki vajinal akıntı şeffaf görünümü, esnek kıvamı ve kayganlığı ile diğerlerinden ayrılıyor. Çiğ yumurta akına benzeyen bu akıntı vajinanın kayganlaşmasını sağlayarak birleşmenin kolaylaşmasını ve spermin rahimde daha uzun süre boyunca canlı bir şekilde barınabilmesini sağlıyor.
Yumurtlama döneminde kadınlık hormonlarının seviyesinde belirli bir artış yaşandığı için bu durumdan doğal olarak göğüsler de etkileniyor. Göğüslerde hafif şişkinlik ve hassasiyet olmakla birlikte, kimi durumlarda ağrı veya sızlama şikâyetleri de ortaya çıkabiliyor.
Yumurtlama döneminde şişkinlik, regl dönemindeki kadar olmasa da belirli bir seviyede hissedilebilir olabiliyor. Ancak bu belirti de diğer ovulasyon semptomları gibi her kadında görülmüyor.
Sayfanın bu kısmına kadar geldiyseniz, ovulasyon nedir ve ne zaman gerçekleşir artık tüm detaylarıyla biliyor olmalısınız. Ancak bu sıralar aile nüfusunuzu yeniden gözden geçiriyorsanız, aklınızda bunların dışında da pek çok soru işareti olması muhtemel. O halde gelin, yumurtlama dönemine dair merak ettiğiniz diğer soruların yanıtlarına da bir göz atalım!
Adet döngüsü 28 günde bir olan bir kadın için yumurtlama dönemi, regl olma tarihinden ortalama bir hafta sonra başlayıp ikinci haftanın bitiminde sona eriyor. Bu doğrultuda, kadınlarda yumurtlama döneminin yaklaşık bir hafta sürdüğünü söylemek mümkün.
Ovulasyon döneminin başlangıcından itibaren, yumurtalık rezervinde bulunan yumurtaların bir kısmı foliküllerin içerisinde olgunlaşmaya başlıyor. Bu sürecin sonunda, yumurtanın folikülden çıkarak uterusa yaklaşması rahimde bazı kasılmalara yol açabileceği için kimi kadınlarda ağrı oluşabiliyor.
Geçmiş dönemlerde yapılan kimi araştırmalar, ovulasyon dönemi içerisindeki cinsel birleşim zamanının bebeğin cinsiyeti üzerinde etkili olabileceğini öne sürüyor. Bundan dolayı pek çok kaynakta, kız çocuk isteyen çiftlerin yumurtlama gününden birkaç gün önce; erkek çocuk isteyen çiftlerin ise yumurtlama ile aynı gün ilişkiye girmesi öneriliyor. Güncel bilimsel araştırmalar ise ilişki zamanının, bebeğin cinsiyeti üzerinde net bir etkisi olmadığını ortaya koyuyor.
Foliküler fazın bitişinde çatlayan yumurta en fazla 24 saate kadar yaşayabildiğinden, yumurtlama dönemi dışında hamilelik olasılığı bulunmuyor. Bunun aksine bir sperm hücresi, kadın rahminde en fazla yedi olmak üzere genellikle beş güne kadar canlı kalabiliyor. Bu nedenle gebelik için verimli süreç, ovulasyon gününden yaklaşık bir hafta önce başlayıp yumurta öldükten sonra tamamen sona eriyor.
Döllenmemiş yumurtanın rahimdeki ömrü kısa olduğu için yumurtlamanın ardından 24 saat geçtiğinde kadın için doğurgan günler de sonlanmış oluyor. Dolayısıyla yumurta çatladıktan sonra en fazla bir gün daha hamile kalma olasılığı bulunuyor.
Yumurtlama gününde kadının rahminde önceki birleşmelerden kalan canlı sperm bulunuyorsa veya aynı gün ilişkiye girilirse, hamile kalma şansı oldukça yüksek oluyor. Ancak doğurganlığı belirlemede cinsel ilişki dışındaki faktörler de güçlü bir rol oynuyor. Bu nedenle bu sorunun en doğru yanıtı için mutlaka bir uzman kontrolünde detaylı testler yapılması gerekiyor.
Yumurta çatlamasının, yukarıda da bahsettiğimiz üzere, vücutta bazı gözle görülür belirtileri olabildiği gibi hissedilemeyen ancak kesin kanıtlar olarak öne çıkan göstergeleri de bulunuyor. Bunları kısaca şu şekilde özetlemek mümkün:
Bazal vücut ısınız, farklı etkenlere göre değişebileceğinden yumurtlama dönemine yönelik tek başına net bir kanıt niteliği taşımıyor. Yumurtlama dönemindeki hormonal değişimleri ise gözlem yoluyla tespit etmek mümkün olmadığı için en doğru sonuçlara ulaşmanın tek yolu klinik tetkiklerden geçiyor. |
*Bu sayfada yer alan açıklamalar, sağlık önerisi veya uyarı niteliği taşımamakta olup sadece bilgi edinimi amacıyla paylaşılmıştır. Gebe kalmak veya gebelikten korunmak amacıyla atacağınız adımların profesyonel bir sağlık desteği doğrultusunda belirlenmesi gerekmektedir.
Kaynaklar: