Kimyasal Gebelik Nedir? Nasıl Anlaşılır?

Kimyasal Gebelik Nedir? Nasıl Anlaşılır?

Kimyasal gebelik, adı nedeniyle bir hayli düşündürücü. Pek çok anne adayının belki de ilk kez duyduğu bu kavram hamilelik sürecinin ilk evrelerini ilgilendiriyor. Özellikle düşük tehlikesinin olduğu durumlarda söz konusu olan kimyasal gebelik, bazı anne adaylarının karşılaşabildiği bir durum. Peki bu kavramdan siz yeterince haberdar mısınız?

Kimyasal gebelik, Türkiye’de ve dünyada pek çok anne adayının karşı karşıya kaldığı durumlar arasında. Hamilelik sürecinin başında gözlemlenen bu durumun diğer adı da biyokimyasal gebelik. Kimyasal gebelik, hamileliğin ilk dönemlerinde yaşanan embriyo kayıplarını ifade ediyor. Kimyasal gebelik sürecinde de yumurta tıpkı normal gebelik sürecinde olduğu gibi embriyo oluşturuyor. Fakat daha sonra çeşitli sebeplerle embriyonun gelişimi duruyor ve en sonunda da kaybı gerçekleşiyor.

Tam da bu noktada, kimyasal gebelik ile dış gebelik arasındaki farklardan da söz etmek gerekiyor. Dış gebelik embriyonun rahim dışında bir yerde konumlanması, kimyasal gebelik ise rahimde konumlanan embriyonun yerine yerleşemediği için kaybedilmesi durumunu ifade ediyor.


Kimyasal Gebelik Kaç Hafta Sürer?

Kimyasal Gebelik Kaç Hafta Sürer?

Kâr amacı gütmeyen global tıp kuruluşu ve platformu Cleveland Clinic’in web sitesinde paylaşılan Chemical Pregnancy başlıklı makaleye göre, kimyasal gebelik süreci en fazla 5 hafta sürüyor. Ardından embriyonun yaşamı sonlanıyor. Bu gebelik çeşidinde anne adaylarının gebe oldukları özellikle kan testleri vasıtası ile tespit ediliyor. Kısaca kimyasal gebeliğin, hamilelik sürecinin ilk 5 haftasında görülen bir düşük olduğunu söylemek mümkün.

Kimyasal gebeliğin bu adı almasının sebebi, çoğu kez oluşumunun kimyasal testler sonucunda tespit edilmesi. Bu nedenle gebeliğin klinik bulgular ile tespit edilememesi durumuna kimyasal gebelik veya sessiz düşük deniyor.


Biyokimyasal gebelik, normal gebelik durumunu ifade eden klinik hamileliğe doğru ilerlemiyor. Tabii kimyasal gebeliği diğer düşüklerle de karıştırmamak gerekiyor. Hamilelik döneminin genelinde yaşanabilecek düşüklerde klinik gebelik süreci de başlamış olabiliyor. Sağlık alanında güvenilir yayınlar yapan Everyday Health, “What Is Chemical Pregnancy? Symptoms, Causes, Diagnosis, and Treatment” başlıklı makalesinde hamilelik hormonu şeklinde bilinen HCG testinin pozitif olduğunu bilen hamileler dışındaki bazı anne adaylarının düşük yaptığının farkına bile varmadığını belirtiyor.

Kimyasal Gebeliğin Belirtileri Nelerdir?

Kimyasal Gebeliğin Belirtileri Nelerdir?

Cleveland Clinic’teki makaleye göre, kimyasal gebelik sürecinin temel belirtisi adet görmede yaklaşık 1 haftalık gecikme yaşanması. Bu gecikme bazen kadınlar tarafından klasik rötar olarak kabul edilerek fazla önemsenmiyor. İşte kimyasal gebeliğin fark edilmemesinin temel sebeplerinden biri de bu! Başka bir ifadeyle, klinik gebelikte adet süreci çok uzuyor. Kimyasal gebelikte ise hamilelik testi pozitif çıkmasına rağmen adet görme başlıyor. Yani gebelik testi pozitif çıkmadan ya da çıktıktan sonra kanama sürenizi gözlemlemeniz şart!

Kimyasal gebeliğin bir diğer belirtisi ise kanda yapılan tetkikler. Kan tetkiklerinde ortaya çıkan düşük beta HCG değeri kimyasal gebeliğin bir göstergesi olabiliyor. Öte yandan hamilelik testiniz pozitif ise ve yoğun vajinal kanama yaşıyorsanız bu durumdan şüphelenebilirsiniz. Elbette pozitif olan hamilelik testinin negatife dönmesi de akıllara kimyasal gebeliği getiriyor. Tabii bu konudaki net kararı doktorunuz verecektir.

Hamileliğin ilk aşamalarında oluşan yerleşme kanamasını kimyasal gebelik ile karıştırmamak gerekiyor. Yerleşme kanaması genel olarak açık renkte gözlemleniyor. Ayrıca Cleveland Clinic’in çalışmasına göre yerleşme kanaması olan kadınlarda çeşitli hormonal değişiklikler ve göğüslerde hassasiyet de fark edilebiliyor.


Kimyasal Gebelik Ne Zaman Belli Olur?

Kimyasal Gebelik Ne Zaman Belli Olur?

Kimyasal gebelik nedeniyle embriyo kaybı, olağan adet döngüsünün yaklaşık bir hafta sonrasında görülüyor. Cleveland Clinic’in paylaştığı ilgili kaynakta, kimyasal gebelik sonrası başlayan kanamanın genellikle şiddetli olacağı varsayılıyor. Kimi zaman bu tez doğrulansa da klasik adet kanaması şeklinde oluşan kanamalar da görülebiliyor. Bu sebeple anne adaylarının özellikle gebeliğin ilk beş haftası içinde oluşan kanamalara dikkat etmeleri gerekiyor.

Kimyasal gebelikte embriyo kaybı, adet kanamasına benzediği için kadınlar tarafından hemen fark edilmiyor. Embriyo kaybının gerçekleşip gerçekleşmediğini kesin olarak anlamak için profesyonel hekim muayenesi gerekiyor. Üstelik belirttiğimiz gibi yerleşme kanaması ve biyokimyasal gebelik çoğu kez karıştırıldığından bunu hekim yardımı olmadan tespit etmek pek de mümkün değil.

Kimyasal Gebelik Neden Olur?

Kimyasal Gebelik Neden Olur?

Tıp otoritelerine göre hormonal ve yaş ile ilgili faktörlerin yanı sıra dış etkenler de kimyasal gebeliğin ortaya çıkmasına sebep olabiliyor. Fakat bu durum temelde, fetüsün olağan şekilde gelişmesini engelleyen kromozomal birtakım anormalliklerden dolayı meydana geliyor. Çoğu kez tek seferlik yaşanan bu durumla karşılaştığınızda, aşırı kanama görülmesi halinde doktora başvurmanız gerektiğinin altını bir kez daha çizelim!

Cleveland Clinic’in konuya dair sayfasında, kimyasal gebeliği tetikleyen bir diğer faktörün de annenin ileri yaşı olduğu belirtiliyor. Tıptaki ilerlemelerle ileri yaştaki annelerin de kimyasal gebelikten korunması mümkün. Ancak yine de özellikle 35 yaş üzeri annelerde bu durumun tetiklenebildiğini belirtmek gerekiyor. Aynı kaynakta biyokimyasal gebeliğin diğer nedenleri olarak ise tedavi edilmemiş pıhtılaşma sorunu ve çeşitli tiroid rahatsızlıkları sayılabiliyor. Bunun yanı sıra diyabet de bu riskin yaşanmasına etken. Fakat bu hastalıklardan birinden muzdaripseniz yine de telaşa gerek yok! Zamanında başlanan doğru tedavi sizi koruyacaktır!

Kimyasal Gebelik Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?

Kimyasal Gebelik Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?

Kimyasal gebelik sonrası sağlığınıza biraz daha titizlik göstererek bu süreci atlatabilirsiniz. İşte yapmanız gerekenler:

  • Everyday Health ilgili çalışmada kimyasal gebelik sonrası kan değerlerinin kontrol edilmesinin önemli olduğunu ifade ediyor. Gerekçesi ise kimyasal gebelik sürecinde görülen yoğun kanamalar. Siz de bu konuyu doktorunuza danışabilirsiniz.
  • Tıp otoriteleri kimyasal gebelik sonrası yaklaşık bir ay yeni gebelik girişimlerinin yapılmamasını öneriyor.
  • Dikkat etmeniz gereken bir diğer detay ise stres faktörü. Kimyasal gebelik her ne kadar bir hayal kırıklığı gibi görünse de bu durumun yeniden hamile kalmanıza bir engel teşkil etmediğini bilmelisiniz. Sadece biraz dinlenmeniz gerekiyor, o kadar!

Hemen içinizi rahatlatacak şu bilgiyi verelim: Kimyasal gebelik sonrası anne adayının bedeninde kalıcı fiziksel hasar meydana gelmiyor. Yani aslında kimyasal gebeliğin daha sonraki hamilelik sürecini zora sokacağına dair düşüncenin bilimsel bir dayanağı yok.


Kimyasal Gebelik Yaşayanlar Ne Yapmalıdır?

Kimyasal Gebelik Yaşayanlar Ne Yapmalıdır?

Kimyasal gebelik çoğu kez belli bir nedene bağlı olmuyor. Yani bu gebelik türünü yaşamak kadınların yaptığı herhangi bir hatadan kaynaklanmıyor. Biyokimyasal gebelik sürecinin ardından yeniden hamile kalmanız mümkün. Bu aşamadan sonra tek yapmanız gereken doktor kontrolünde olmak. Böylece özellikle tekrarlama ihtimali olan kimyasal gebelik sorununu aşabilirsiniz.

Gebelik sürecine dair kapsamlı bir bilgi edinmek için Hamilelikte Yapılan Muayeneler ve Testler başlıklı içeriğimize de göz atabilirsiniz!


*Bu sayfada yer alan bilgiler, öneri ve uyarı mahiyetinde olmayıp yalnızca bilgilendirme amacıyla paylaşılmıştır. Kimyasal gebelik hakkında en doğru bilgiler için alanında uzman bir hekime danışmanız gerekmektedir.

Kaynaklar;

Beğen
Kaydet