Bir kadının hayatındaki en özel dönemlerden biri olan hamilelik döneminde etkili bir egzersiz rutini oluşturmak ister misiniz? Eğer bu fikir ilginizi çekiyorsa, hamilelikte güvenle uygulanabilecek egzersiz önerileri için okumaya başlayın!
Hamilelik süresince egzersiz yapmanın birçok yararı bulunuyor. Hamilelikte yapılan egzersizler sadece fiziksel değil, ruhsal olarak da rahatlama sağlayarak bu özel dönemi çok daha keyifli hale getiriyor. Ancak hamilelik döneminde hangi egzersizlerin güvenli olduğunu bilmek ve her egzersizi uygulamadan önce mutlaka doktorunuza danışmalısınız. Hamilelik döneminde uygulanan egzersizlerin sunduğu faydalar ve çok daha fazlası, Hamilelikte Hangi Egzersizler Yapılmalıdır? başlıklı rehberimizde keşfinizi bekliyor!
Hamilelik öncesinde olduğu kadar hamilelikte spor da çok önemli. Hatta egzersiz, sağlıklı bir gebeliğin ve bu sürecin getirdiği stresin üstesinden gelmenin en kolay yolu. Çünkü hamile egzersizleri;
Tıp ve sağlık alanında uzman onaylı içerikler yayınlayan WebMD’deki bir makaleye göre, hamilelik döneminde egzersize başlama zamanı, kişinin sağlık durumu ve hamilelik öncesi aktivite düzeyine bağlı olarak değişkenlik gösteriyor. Ancak genel olarak eğer özel bir sağlık durumu veya doktorunuz tarafından belirtilen bir engel yoksa, hamileliğin başından itibaren düşük etkili egzersizlere başlamakta bir sakınca bulunmuyor. Bununla birlikte her şeyden önce, hamilelikte egzersiz programına başlamadan önce doktorunuzla konuşmanız önem taşıyor.
Tıp alanında uzmanlar tarafından hazırlanmış çevrim içi rehberler yayınlayan Medical News Today’deki bir makalede, hamilelik döneminde düşük ağırlıkta egzersizler yapılmasının hem fiziksel hem de zihinsel sağlığı desteklediği belirtiliyor. Örneğin; yüzme, kaldırma kuvveti sayesinde vücuda düşen yükü azaltıyor ve böylece eklem ve kaslar üzerindeki baskıyı hafifletiyor. Yürüyüş ise hem kalp sağlığını korumak hem de hamilelik süresince ideal kiloyu sürdürmek için ideal bir seçenek sunuyor. Bu tip hafif tempolu fiziksel aktiviteler, hamilelik sırasında sık görülen sırt ağrısı, kabızlık ve stres gibi sorunları hafifletmeye yardımcı oluyor.
Medical News Today’de yayınlanan makaleye göre hamilelikte ilk trimester, yani ilk üç ay, yeni bir egzersiz rutini oluşturmak için ideal bir zaman olarak görülüyor. Eğer anne adayının daha önce sürdürdüğü düzenli bir egzersiz programı yoksa, günde 5-10 dakika süren hafif aktivitelerle başlayarak bu süreyi kademeli olarak artırması öneriliyor. Pilates ve su aerobiği gibi aktiviteler, anne adayının vücudunda meydana gelen değişikliklere uyum sağlarken çekirdek bölgesini güçlendirmesi ve dengesini artırmasına olanak tanıyor. Anne adaylarının egzersizlerini kendini zorlamadan sürdürmesi de önemli bir husus oluyor.
Sağlık ve yaşam alanında uzmanlar tarafından kaleme alınmış içeriklere yer verilen Healthline adlı platformdaki bir makaleye göre, hamileliğin ikinci trimester’ı birçok kadın için enerji seviyesinin arttığı ve kendini daha iyi hissettiği bir dönem oluyor. Dolayısıyla bu dönemde hafif kardiyo egzersizleri ve düşük etkili güç antrenmanları uygulanabiliyor. Yürüyüş, yüzme, bisiklet gibi aktiviteler ve yoga, pilates gibi esneklik ve güç artırıcı egzersizler de bu dönemde anne adayına pek çok fayda sağlıyor.
Hamilelik döneminin ikinci trimester’ında, büyüyen karnı ile birlikte anne adaylarının vücut ağırlık merkezi değişiyor. Bu nedenle bu aylarda denge ve koordinasyonu geliştiren egzersizlere ağırlık verilmesi öneriliyor. İkinci trimester, aynı zamanda core bölgesini güçlendirmek ve pelvik tabanı desteklemek için de ideal bir zaman oluyor. Yine her zaman olduğu gibi herhangi bir rahatsızlık hissetildiğinde egzersiz rutinini durdurmak ve uzman hekim ile iletişime geçmek en doğru yaklaşım oluyor.
Hamileyseniz ve egzersizin bu büyük faydalarından siz de yararlanmak istiyorsanız hayatınız boyunca vazgeçmemek üzere hareket etmeye başlamanın en doğru zamanındasınız demektir. Ama öncelikle egzersize hazırlanmanız gerekir. Bunun için;
Egzersiz Yaparken;
WebMD’nin makalesine göre hamilelik sırasında, özellikle son trimester dönemlerinde, bebeğin büyümesi anne adayının göğüs kafesine baskı yaparak nefes almasını güçleştirebiliyor. Bununla birlikte daha erken dönemlerde de hormonlardaki değişimler solunumu etkileyebiliyor. Eğer nefes darlığı veya solunumda alışılmadık değişiklikler fark edilirse, egzersiz yaparken baş dönmesi yaşıyorsanız, egzersize ara verilmesi gerekiyor.
Hamilelik döneminin ilerlemesiyle anne adayının vücudunun ağırlık merkezinin değişmesi denge ve dayanıklılık egzersizlerinin uygulanmasını zorlaştırabiliyor. Dolayısıyla anne adayının bu süreçte kendi vücut ritmini dinleyerek buna uygun hareket etmesi ve egzersiz rutinini uzman hekim yönlendirmesiyle sürdürmesi önemli bir husus oluyor.
Birleşik Krallık’ın ulusal sağlık servisi National Health Service (NHS)’nin bir kaynağına göre, hamilelik sürecinde bebek büyüdükçe bazı egzersizleri yapmaktan kaçınılması önem taşıyor. Özellikle 16’ncı haftadan sonra sırtüstü yatış pozisyonu, bebeğin ağırlığının büyük kan damarlarına baskı yapmasına neden olabiliyor. Bu durum ise anne adayının tansiyonunu düşürebiliyor. Dolayısıyla bu dönemde uzun süreler boyunca sırtüstü yatmayı gerektiren egzersizlerden uzak durmak hem anne hem de minik yol arkadaşının sağlığı için önem taşıyor.
Aynı makalede aktarılanlara göre, fiziksel temasın sık olduğu dövüş sanatları, binicilik, kayak ve jimnastik gibi dengenin bozulabileceği ve düşme ihtimali olan aktiviteler de gebelik döneminde riskli olabiliyor. Hamileyken derin deniz dalışları ve yüksek rakımlı bölgelerde egzersiz yapmaktan da kaçınılması da sürecin daha güvenli ve konforlu bir şekilde geçirilmesi noktasında önem taşıyor.
Hamilelik süreci bebeğinizle buluşmanın heyecanının yanı sıra hayatınıza neler katacak, sizi nasıl değişiklikler bekliyor merak ediyor musunuz? Hamilelik döneminin sırlarını çözmek için “Hamilelik Hakkında Merak Edilenler” içeriğimize bekliyoruz. |
*Bu sayfada yer alan açıklamalar, sağlık tavsiyesi ve uyarı niteliği taşımamakta olup sadece bilgi edinimi amaçlıdır. Hamilelikte egzersiz konusu ile ilgili detaylı bilgi almak için mutlaka doktorunuza danışmalısınız.
Kaynaklar;